Şehvetin Cazibesi
1992 yapımı Paul Verhoeven’ın Basic İnstinct filmi ülkemizde
Temel İçgüdü adıyla gösterime girmişti. O günden bu yana da yasaklanma, sansür,
sansasyonlarla anılan bir film olagelmiştir Basic İnstinct. Sinema salonlarında
gösterildiğinde gösterimi bir süre yasaklansa da gişe rekoru kıran film,
televizyonda da sansürlenerek gösterilse de ilgi azalmamıştı. Bir kesim tarafından
sadece erotik yanlarıyla anılsa da çok başarılı bir cinayet filmidir aynı
zamanda Basic İnstinct. Michael Douglas ile Sharon Stone gibi başarılı
oyuncuların cesur sahneleri ile hatırlanan film ile en çok özdeşleşen an Sharon
Stone’nin frikik verdiği sahnedir. Lakin biz yine bu çok konuşulmuş ve artık
kabak tadı vermiş anlardansa daha gizemli, soru işaretleriyle dolu bir sahneyi
konuşalım. Sharon Stone ile Michael Douglas’ın seviştikleri sahne sadece bir
sevişme değil aynı zamanda tabiri caizse bir akıl oyunudur.
Her ne kadar düşmanmışlar gibi gözükse de onlar
birbirlerinin cazibesine kapılmışlardır. Gece kulübünde birlikte dans ederken
Detectif Nick Curran’ı baştan çıkaran Catherine Tramell onu yatağına atar.
Sevişmeye başlayan ikili bu andan sonra hiç hız kesmeden devam eder. İki taraf
da oldukça istekli ve ateşlidir. Ancak seyirci olarak bizim dikkatimize takılan
bazı mevzular vardır; yatak, tavandaki ayna filmin başında izlediğimiz cinayet
mahallindekilere çok benzemektedir. Tabii bu benzerlikler kendini hiç
sorgulamadan yatağa bırakan Nick’in de dikkatini çeker. Ama Nick zevk anlamında
öyle bir noktadadır ki bırak sevişmeye son vermek, duraklamaya bile tahammülü
yoktur. Nick tıpkı bir pervane gibi ateşe kapılmıştır; cinayet zanlısı olan bir
kadınla tam da daha önce işlenen cinayetin benzer ortamında sonu ne olur diye
düşünmeden kendini şehvetin kollarına bırakır. Gerçi Catherine, beyaz eşarbı
yastığın altından çıkarıp da ellerini bağlarken Nick biraz tedirgin olur. Ama
bu andan sonra en kötü şekilde öldürülmeyi bile göze alacak anlar yaşanıyordur.
Sevişmenin en can alıcı zamanlarında tavandaki aynadan onlara Tanrısal bir
açıdan bakarken bunu daha iyi anlarız. Yataktaki egemen olma savaşını Catherine
kazanmış ve tüm kontrolü eline almıştır. Nick de kendini sonunda Ctaherine’nin
haşin kucağına bırakmıştır. Zira güç Nick’in elindeyken Catherine’nin
şiddetinden kendini koruyamaz. Catherine, yatakta gücün karşı tarafta olmasına
vahşice karşılık verir; Nick’in sırtını tıpkı bir sırtlan gibi iki elinin
tırnağıyla tırmalar. Bu nedenlerle gücü tamamen eline alan Catherine, zevki en
üst noktalara çıkaracak hamleler yapar. Lakin seyirci olarak bizler onlar kadar
rahat olamayız. Her an ekrana bakamayacağımız şiddet anları yaşanacak diye
elimiz yüreğimizde izleriz. Hele bir de Catherine, cinayet sahnesindeki kadının
yaptığı hamleyi( elini yorganın altına sokarak buz kırıcıyı çıkarma) yapıyormuş
gibi gösterildiği an bizlerin de heyecanının tavan yaptığı anlardır. Ve bu ellere
yapılan takipten sonra Catherine’nin hızla Nick’e kapaklanması Nick’in şişlendiği
düşüncesini yaratır. Fakat anlarız ki çiftimiz zevkin doruklarına ulaşmıştır
sadece. Catherine ve Nick tarafından yüzyılın birleşmesi olduğu düşünülen bu
sahne gerçekten de yıllarca seyircilerin hafızalarından çıkmayan bir birleşme
sahnesi olmuştur. Özellikle Nick ile Catherine’nin birbirlerine oral seks yapması
90’lı yıllar için büyük bir hamle olmuştur.
*Telif haklarından dolayı anlatılan sahnenin videosunu
paylaşamıyoruz. Bu nedenle filmin fragmanını paylaşıyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder