Bridget Jones (Renée Zellweger) otuzuna merdiven dayamış ve
hayatta kendine istediği gibi bir yön hala çizememiş bir kadındı onu tanıdığımızda.
Sigarayı bırakma, kilo verme, kendine bir sevgili bulma ve en önemlisi günlük
tutma gibi bir dizi radikal karar almıştı. Bu kararlarının ardından da oldukça
romantik ve bunlara bağlı olarak da komik olaylarla karşı karşıya kalmıştı.
Helen Fielding’in aynı adlı romanından uyarlanan ve yönetmen koltuğunda daha
çok tv yapımlarıyla tanınan Sharon Maguire’nin oturduğu Bridget Jones ‘s Diary,
oldukça sevilmiş, Hollywood yapımı romantik komedilerin karşısına rakip olarak
çıkan bir İngiliz yapımı olmuştu.
Serinin En İyisi ile Karşı Karşıyayız
Böylesine sevilen bir filmin elbette devamının gelmemesi
beklenemezdi. 2004 yılında ne yazık ki başka bir yönetmenin eşliğinde Bridget
Jones: The Edge of Reason çekilmiş ve beklenen ilgiyi ilki gibi görememişti.
Her ne kadar yine bir kadın olan Beeban Kidron’un gözüyle çekilse de tarifin
tuzu ya da biberinde bir eksiklik hissedilmiş, ağızlarda kekremsi bir tat
bırakmıştı serinin ikinci ayağı. Aradan geçen on iki yıldan sonra çekilen
Bridget Jones Baby ise uzun bir aranın ardından hakkıyla hatta ve hatta serinin
en iyisi olarak perdede arzı endam ediyor.
İlk filmde uzun bir süre sevgili adayları Mark Dancy (Colin
Firt) ve Daniel Cleaver (Hugh Grant) arasında kararsızlık yaşasa da filmin
sonunda gerçek aşkının Mark olduğunu anlar Bridget. İkinci de ise Mark ile olan
mutlu beraberliği, Bridget’in kıskançlık krizleri ve Daniel’in tekrar ortaya
çıkmasıyla bir tehlike yaşasa bile sonunda yine birbirleri için
yaratıldıklarını anlar Mark ile Bridget. Peki, serinin şimdilik son ayağında
ise ne oluyor dersiniz? Bridget ile Mark bizim onlardan habersiz olduğumuz
yıllar içerisinde ayrılmışlardır maalesef. Mark evlenmiş, Bridget ise yine
yalnızları oynama rolünü üstlenmiştir.
Üçüncü Karakter Yine Çok Renkli
Bridget’i artık artan mum sayısından dolayı kutlamak
istemediği doğum gününde yapayalnız buluyoruz. Fazla kilolarını vermiş,
sigarayı bırakmış, işine dört elle sarılmış ama şapşallığından, sakarlığından
ve masumiyetinden hiçbir şey kaybetmemiştir. Fakat Bridget’in seyrinde giden
hayatı yine bir karmaşıklık dönemine evriliyor. Üstelik bu kez işin ucunda
bebek de var. Bridget Jones Baby’in diğer serilerden en önemli ayrılığı ise
Daniel’in yokluğu oluyor. Lakin üçüncü bir karakterin yeri boş kalıyor
sanılmasın. Jack (Patrick Dempsey) tabiri caizse, ünlü bir aşk doktoru olarak
filmde arzı endam ediyor. İdeal erkek modelinin temsili rolünü üstlenen Jack,
seyirciyi en çok güldüren karakterlerden.
Hayallerdeki İngiltere Geliyor Karşımıza
Bridget Jones Baby, izlemeye alışık olduğumuz romantik
komedilerden birçok yönüyle ayrılıyor. Hollywood yapımlarının alttan alta
seyirciye pompalanan ahlaki yargılarına, oldukça esprili bir dille nanik
yapılıyor. Film, eşcinsellik, babasız çocuk sahibi olma, eşcinsellerin taşıyıcı
anne ile çocuk sahibi olması, tek gecelik ilişkiler gibi nice durumun normal
olduğunu, hayatın bunlarla var olduğunu söylemeyi amaç ediniyor bir nevi.
Önemli olanın, dikenli telle çevrilmiş hayatlarda yaşamak olmadığını, gerçek
sevgi ve aşkın tamamen spontane gelişen bir duygu olduğunun altını kalın bir
çizgiyle çizmekten de geri durmayan, ellili yılları yani Margaret Thatcher dönemini
de eleştirmesiyle taşı gediğine de oturtan bir yapım Bridget Jones Baby. Bir de
tüm bunlar yetmezmiş gibi Bridget’in çalıştığı tv programına çıkarılan siyasi
liderlere sorulan sorularla, bugüne kadar ki birçok diktatöre yapılan
göndermeler ve Mark'ın avukatlıklarını yaptığı femen protestocuları destekleme filmin
asla beklenmeyen bonusları.
İki saatten fazla süresine rağmen asla ama asla sıkmayan,
değme komedi filmlerine taş çıkartacak denli usta esprileriyle kahkahalara
boğan, incelikle yazılmış ve yönetilmiş Bridget Jones Baby, izleyenleri pişman
etmeyeceği garanti filmlerden. Önyargılardan arındığımız, her rengin
kucaklandığı bir hayatın, en önemlisi de aşkların yaşanması dileğimizi bir nevi
yerine getiren daha nice filmlere diyerek yazıyı noktalayalım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder